11 Kasım 2008 Salı

Yazar Tıkanması:)





Manolya filmi ilginç ölümler ve bu ölümlerin aslında çok enteresan bağlantıları olduğunu anlatarak başlar. Yani 'ilahi senaryolar' her zaman daha iyidir ve mutlaka İlahi seni neyle nereye bağlayacağını senden daha iyi bilendir. Peki bizdeki kendi senaryomuzu illa ki kendimiz yazmalıyız, -hikayenin başlangıcı oluşturmak elbette ki hakkımız ve zaten özgür irademiz dahilinde olan bir mevzu-, sonunun da istediğimiz gibi olmasının içsel kavgası nedir henüz çözebilmiş değilim. Stranger than fiction flminde yazar tıkanması yaşayan kadın adeta çıldırmış durumdadır. Bazen işler yolunda gitmediğinde kendimi o pijamaları içinde elinde sigara kıvranıp duran ingiliz yazar gibi hissetmiyor değilim. Bir son yazamama tıkanması. Tepeden kendime bakmak istiyorum hükmetmek. yazdığım, kurguladığım, rol verdiğim her şeye ve herkese. e tabii hükmedemediğimde baş roldeki zat-ı muhterem ben şahsen bizzat kendim, kafamı yukarı kaldırıp en yüksek desibelde, kendi suratıma haykırıyorum. YAZMAYI BIRAAAAAAAAAAAAAK!!!




Bıraksam ve aksa.Sanırım teknolojinin getirdiği bir sabırsızlık bu da. Malum çağımız 'hız' çağı. sabretmek, beklemek, tadını çıkarmak, zevkine varmak galiba tarihe karışan şeyler. Sakin olmak istiyorum... İnsansal başlangıçlar ilahi senaryo örgülerini seyretmek beklemek ve bu güzelliği keşfetmek istiyorum..Burnumu soktuğumda kurbağaların yağmayacağını kim garanti edebilir ki...

Hiç yorum yok: